HAFTASONU ROTALARI 2: İstanbul’a Yakın Yerler

Bu yazımızda, yine İstanbulluların “Haftasonu nereye gitmeli?” sorusuna cevap buluyoruz 🙂

Hem İstanbul’a yakın olsun, hem kamp yapalım diyenler, ya da sadece günübirlik gezip dönelim isteyenler buraya!

İşte bir çırpıda alternatifleri görebileceğiniz yazımız aşağıda!

KOCAELİ (İZMİT)

Yuvacık Barajı ve Serindere Kanyonu

İstanbul’dan 100 km. uzaklıktaki, Kirazdere Barajı olarak da bilinen bu barajın etrafını baştan sona dolaştık. Baraj gölü kenarında piknik yapabileceğiniz güzel noktalar var. Ayrıca burada Camidüzü, Değirmendüzü, Sıcakdere, Soğukdere olmak üzere 4 farklı yürüyüş parkuru mevcut. Serindere, kanyon geçişi içerdiği için biraz zorlu bir parkur (hatta bölgenin en zorlu kanyonu olduğu söyleniyor). Ayrıca burada bir çok gölet ve şelale de mevcut. Kamp için de tercih edebilirsiniz.

Ballıkayalar Tabiat Parkı

İstanbul’a 45 km. mesafede, çok tatlı bir yere gitmeye hazır mısınız? Gebze’ye bağlı Tavşanlı Köyü’ndeki “Tabiat Parkı ve Doğal Sit Alanı” ilan edilen Ballıkayalar Vadisi 1,5 km. uzunluğunda. Tırmanış yapanların da favori yerlerinden birisi.

Eğer ben sadece girişteki restoranda yer içerim ya da piknik yaparım diyorsanız çocuğunuzla gidebilirsiniz. Ancak derenin ve kayaların arasından mest ola ola gideceğiniz yerleri görmek istiyorsanız, parkur zorluğundan dolayı çocukla gitmenizi önermiyoruz. İçerlere doğru gittikçe size özel kamp yerleri de keşfedebilirsiniz.

Sapanca

İstanbul’a 120 km. uzaklıkta, bir tatlı su gölü olan Sapanca Gölü’nün etrafında bir çok tesis var. Ama biz daha tenha bir piknik alanı keşfettik. Gölün hemen yanı başında, bankları, sakinliği ve canayakın ördekleriyle keyifli bir pazar kahvaltısı yaptık. Kışın gittiğimiz için daha keyifli gelmiş olabilir tabi 🙂

Kartepe – Kuzu Yayla – Maşukiye

Bildiğiniz gibi, Kartepe denince akla kayak merkezi, Maşukiye denince de akla mangal/alabalık tesisleri gelir.. İstanbul’a 120 km. uzaklıkta. Yazın ayrı, kışın ayrı keyifli. Bir de Kartepe Kayak Merkezi’ne oldukça yakın olan, Kuzu Yayla Tabiat Parkı var. Biz kış kampı yapmak için tercih ettik. Haftasonu o kadar kalabalık olmaz diye düşünmüştük, ama yanılmışız. Herkes yol kenarında mangal yapıyordu 🙂 Kimisi de kızaklarını almış hunharca kayıyordu çocuğuyla.. Güzel, ama İstanbul’a yakın olduğu için kalabalığın azizliğine uğrayan yerlerden..

Sardala Koyu – Kandıra

İstanbul’a 110 km. uzaklığındaki, Karadeniz kıyısındaki Sardala Koyu yazın istilaya uğrayan yerlerden.. Bağırganlı Köyü’ne 5 km. uzaklıkta bulunuyor.. Tesis olmadığı için, gitmeden tüm ihtiyaçlarınızı bu köyden karşılayın mutlaka.. 2 adet birbirine yakın koy bulunuyor, biri sağda, biri solda gibi düşünebilirsiniz. Biz, sapa bir yerde olduğu için herhalde tenha olur, kimse bilmiyordur diye düşünürken, gittiğimizde şok olmuştuk. Her yer araba doluydu ve 2 koyda da çadır atılacak yer kalmamıştı… Nereye el atsak birine çarpıyor artık..

Menekşe Yaylası

Başiskele’de yer alan (Yuvacık Barajı’nın oralarda), İstanbul’a 150 km. uzaklıktaki bu yayla da, İzmit’in bilinen güzel yaylalarından.. Buraya 1 saatlik yürüyüşle çıkabilirsiniz. İsmini, Bahar aylarında göreceğiniz menekşe çiçeklerinden almış. Yaylaya kadar araç ile gitmek istiyorsanız Bahçecik Mahallesi’ni tercih etmelisiniz. Bu yaylada ve 200 metre aşağısındaki Papaz Çayırı’nda kamp atabilirsiniz. Tesis yok. Çeşme var 🙂

İnönü Yaylası

İstanbul’a 120, İzmit’e ise 40 km. uzaklıkta. Yuvacık Barajı’nın sağından yukarı doğru çıkıp en üstte göreceğiniz yol ayrımında Tepecik Köyü, İnönü yaylası tabelasını takip edin. Tepecik Köyü’nün içerisinden geçtikten sonra camiden sağa doğru yukarı giden yolu takip ederek bu güzel yaylaya ulaşabilirsiniz (1130 metre yükseklikte). Yaylada uzun ve geniş çayırlar, temiz su kaynakları, irili ufaklı mağaralar ve yürüyüş için patikalar mevcut. Tesis yok.

Kefken-Kerpe

İstanbul’a 150 km. mesafede. Her zaman olduğu gibi, daha iyisini, daha tenhasını, daha güzelini buluruz diye diye keşfedip gece yarısı kamp attığımız yerlerden sadece biri 🙂 Taa Kerpe’ye kadar gittik, ordan geri döndük. Her yer mangalcı tayfa… Her yer ne yazık ki pis, çöp içinde… En son tenha bir koy bulduk tabii ki.. Yine gündüz gözüyle göremeden indiğimiz koy, sabah bizi güzel bir manzaraya uyandırdı:) Ayrıca yakınlardaki Pembekayalıklar’da da değişik bir deniz keyfi yaptık:)

SAKARYA

Acarlar Longozu

İstanbul’a yaklaşık 200 km. uzaklıktaki 1. derece doğal sit alanı olan bu longoz (subasar), çeşitli hayvan ve bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Buraya geldiğinizde, devletin longozu korumak amacıyla sınırlandırılmış şekilde yaptığı tahta yürüyüş rotasında yürüyebilir, tekne ve deniz bisikleti turu yapabilirsiniz. Saat 9-15 arası açan nilüfer çiçeklerini (lotus) görebilmek için Mayıs-Ekim arasını tercih edin deriz!

Poyrazlar Gölü

Poyrazlar Gölü Tabiat Parkı, İstanbul’a 150 km. mesafede. Park, özel sektör tarafından işletiliyor. Yani giriş ücretli. Parkta, piknik alanları, çay bahçesi ve yürüyüş yolları mevcut. Gölün etrafını bisikletle ya da gölde deniz bisikletiyle gezebilirsiniz. Kamp alanı mevcut değil.

Karagöl Yaylası

İstanbul’a yaklaşık 210 km. mesafede, 1150 metre yüksekliğindeki Karagöl Yaylası’nın etrafı tamamen çam, kayın, köknar ve meşe ağaçları ile kaplı. Burada bir gölet de var. Kamp için gelirseniz, tesis olmadığı için, Taraklı’dan alışverişinizi yapabilirsiniz. Ayrıca buradaki ahşap evlerden bazıları yazın pansiyon olarak veriliyor.

TEKİRDAĞ – KIRKLARELİ

Uçmakdere

İstanbul’a 200 km. uzaklıktaki bu eski Rum köyü, özellikle yamaç paraşütü yapanların favorilerinden. Yamaç paraşütü sevdalıları, Nişantepe’den atlayıp Ayvasıl Koyu’na inebilir :)) Virajlı yol seven motorcuların da uğrak yeri diyebiliriz. Deniz kenarında herhangi bir yere kamp atılabilir. Tesis isterseniz de koca bir çınar altında Mocamp var. Sitesine buradan göz atabilirsiniz.

Çamlıkoy/Kastro

Tekirdağ’ın Saray ilçesine bağlı Çamlıkoy Tabiat Parkı, hem dere kenarında kamp atmaya, hem de Karadeniz’de denize girmeye elverişli bir yer. Ancak ne yazık ki, kötü işletiliyor ve doğaya iyi davranmayanların da uğrak yeri. Giriş fiyatları yüksek – otomobil 12 tl, 4 kişilik çadır ise 25 tl. Kastro ile ilgili detaylı bilgi için, “Hızlandırılmış Haftasonu Kampı” yazımızı okuyabilirsiniz.

İğneada

Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı İğneada, Bulgaristan sınırına çok yakın. İstanbul’a 215 km. uzaklıkta. Burada İğneada Longoz Ormanları Milli Parkı yer almaktadır. Longoz ormanında 4 adet göl var (Mert Gölü’nde kamp ve kano yapma imkanınız var). Buraya gelmişken, Demirköy’deki Dupnisa Mağarası’na da mutlaka uğramalısınız. İğneada sahili de, Türkiye’nin en uzun sahili olma özelliğine sahip. Ayrıca, satılık/kiralık çiftlik evleri bulunan Palivor Çiftliği’ni ziyaret etmenizi öneririz. İğneada konum için fotoğrafa tıklayın.

Kıyıköy

Kırklareli’nin Vize ilçesine bağlı Kıyıköy, Karadeniz sahilinde, Çamlıkoy’dan sonra geliyor. İstanbul’a 170 km. uzaklıkta. Kıyıköy, eski Rum evlerinin olduğu, dere ile denizin birlikte görsel ziyafet sunduğu şirin bir balıkçı kasabası. Karaçam ormanlarına sahip. Buraya geldiğinizde, Aya Nikola Manastırı’nı ve Kıyıköy Mağarası’nı görmeden gitmeyin. Aya Nikola’nın özelliği, dünyanın en eski taş oyma manastırlarından olmasıdır. Kamp alanı da, pansiyonlar da mevcut.

BOLU

Yedigöller

Bolu’ya bağlı Yedigöller Milli Parkı, herkesin mutlaka görmesi gereken yerlerden. Adı üzerinde, bünyesinde 7 adet göl barındırıyor: Büyükgöl, Seringöl, Deringöl, Nazlıgöl, Küçükgöl, İncegöl ve Sazlıgöl. Yazı ayrı, kışı ayrı güzel. Özellikle fotoğrafçıların ve kampçıların uğrak yeri.. Yapabiliyorsanız haftaiçi gitmenizi öneririz. Haftasonları genelde çok kalabalık. Hatta bazen araba trafiği fena oluyor. Yedigöllerde çadır atabileceğiniz gibi, buradaki mevcut bungalovlarda da konaklayabilirsiniz. Bilgi için buraya tıklayın.

Göynük – Çubuk Gölü

Bolu iline bağlı olan ve eski İpek Yolu üzerinde bulunan Göynük, bir cittaslow.. Yani yavaş şehir.. Burası ayrıca, şeker fasulyesi, buğday çimi (uğut) marmelatı, tokalı örtüleri ve tahta oymacılık eserleri ile ünlü. Biz Sülüklü Göl’e geldiğimiz zaman uğramıştık. Siz de dilerseniz öyle yapabilirsiniz. Merkezde Osmanlı mimarisini korumuş bir çok konak göreceksiniz. Gezmek için 2-3 saat yeterli olacaktır. Göl çevresinde kamp atabilir ya da buradaki kafelerde ağaç gölgesinde oturabilirsiniz.

Mudurnu – Sülüklü Göl

Mudurnu ilçesine bağlı olan Sülüklü Göl Tabiat Parkı, görülmesi gereken yerlerden. Burada tesis yok, sadece kamp atabilirsiniz. Ancak haftasonu çok kalabalık oluyor. Güzel bir yer bulabilmek için önerimiz haftaiçi gitmeniz. Parkın girişinde balık tutulmaz, ateş yakılmaz vb. bir çok şey yazsa da, bunların hiçbirine uyulmuyor (ve buna malesef göz yumuluyor). Buralara gelmişken, eski Türk mimarisindeki ahşap evleriyle bilinen, bir çok mimari değeri yüksek tarihi yapıya sahip olan ve Mart 2018’de cittaslow (yavaş şehir) ilan edilen Mudurnu’yu da gezebilirsiniz.

Abant

Meşhur Abant’ımızı es geçemezdik:) Yaz-kış güzel olan yerlerden.. Abant Gölü Tabiat Parkı içerisindeki otellerde konaklayabileceğiniz gibi, Abant Yolu üzerindeki bungalov ya da butik otellerde de kalabilirsiniz. Kamp isteyenler için de alternatifler mevcut. Bizim önerimiz, biraz pahalı ama çok tatlı dizayn edilmiş dağ evlerine sahip olan tesis: Abant Yeşil Ev Masal Evler. Abant’a gelmişken Abant Doğal Yaşam Müzesi’ni gezebilir, macera seviyorsanız Çepni Yaylası’nda yamaç paraşütü yapabilirsiniz.

BALIKESİR

Erdek

Yenikapı-Bandırma feribotu üzerinden toplamda 2.5 saatte ulaşabileceğiniz Erdek’te kafa dinleyebilir, yeni plajlar keşfedebilirsiniz. Biz sakin bir köy plajında kamp atmıştık. Dino da çok sevmişti 🙂 Detaylar için sizi şöyle alalım: “Kedili Kampımız“.

Avşa Adası

Uzunluğu 7 km, genişliği 4 km. olan bir Marmara adası.. Erdek’e 45 dak., Bursa’ya 45 dak., İstanbul’a ise 2.5 saat uzaklıkta (feribotla) olması bakımından yazın patlama yaşanan yerlerden. 50′den fazla plajı olan adanın en ünlü plajları ise; Altınkum, Çınar, Karadut, Çilek, Kadınlar Plajı ve Kumtur.. İlgisi olanlar adaya özel şarapları üreten şarap fabrikalarını da gezebilirler..

Marmara Adası

İstanbul’dan deniz otobüsüyle 2.5 saat mesafedeki bu ada, Marmara adalarının en büyüğü.. Merkeze en yakın plajı Kole Plajı’dır. En farklı plajı ise Aba Plajı’dır. Çünkü diğer kumul plajların aksine çakıl taşlarıyla doludur ve merkezi gören güzel bir manzarası vardır. Diğer farklı plajı ise Şifalı Su Plajı’dır. Dağdan inen içimlik suyun denize dökülmesi ile denizin kıyılarını daha soğuk hale getiren bu suyun şifalı olduğuna inanılıyormuş.

BURSA

İznik

İstanbul’a 2 saat mesafedeki İznik’te yapabileceğiniz çok alternatif var: Gölde yüzmek, kano yapmak, yemyeşil yaylalarda kamp atmak, göl kenarında kahvaltı yapmak gibi.. İznik’te çok güzel bir doğa içinde attığımız kampımızın detayları için sizi şöyle alalım: “Haftasonu İznik“.

Mudanya – Trilye

Roma, Bizans ve Osmanlı döneminin izlerini göreceğimiz Mudanya’da Osmanlı evlerinin en güzel örneklerini bulabilirsiniz. Mudanya Mütakere Evi’ni ziyaret edebilir, Trilye’de sahil kenarındaki kafelerde balık yiyip Trilye Çarşı’dan zeytin/zeytinyağı alışverişi yapabilirsiniz. Plajlar da bonus!

Gölyazı

Nilüfer ilçesine bağlı olan Gölyazı, Uluabat Gölü kıyısında bulunan 2600 yıllık bir balıkçı köyü.. Yerleşim, 800 metre uzunluğundaki antik surların içerisinde bulunmakta. Tümüyle SİT alanıdır. Özellikle, ilkbaharda yükselen sular nedeniyle su içinde kalan ağaçları güzel kareler verir. Köyün simgesi haline gelmiş Ağlayan Çınar’ı görebilir, köyü gezip kahvehanelerden birinde dinlenebilir, akşam da Zambaktepe’de günbatımını izleyebilirsiniz.

Cumalıkızık

Uludağ’ın eteklerinde size tarihte bir yolculuk yaptıracak, UNESCO Dünya Miraslar Listesi’nde tatlı bir köy burası.. Buradaki konaklarda köy kahvaltısı yapabilir, nostaljik sokaklarda yürüyüp konakları gezebilir, ve dünyanın en dar aralığı olan Cin Aralığı’ndan geçmeyi deneyebilirsiniz 🙂 Yöresel ürünlerden almayı unutmayın!

DÜZCE

Akçakoca

İstanbul’a 3 saat mesafede, Batı Karadeniz’e kıyısı olan Akçakoca, Düzce’ye bağlı bir ilçe.. Adını, 13. yy.da Cenevizlilerin elinden alarak burayı fetheden Akça Koca Bey’den almış. 35 km uzunluğunda geniş kumsalıyla yazın deniz kaçamağı, kışın ise sakinlik ve huzur için tavsiye ediyoruz! Ceneviz Kalesi, Fakıllı Mağarası, Kurugöl Kanyonu, camileri, şelaleri ve sokaklarındaki tarihi evleri görülecek yerler arasında sıralayabiliriz. Detaylı bilgi için buraya tıklayın.

Pürenli Yaylası

Düzce’ye 28 km mesafede, rakımı 1400 metre olan Pürenli Yaylası, İstanbul’a 3 saat mesafede bulunuyor. Buraya Düzce, Efteni Gölü veya Güzeldere Şelalesi yolundan ulaşabilirsiniz. Mudurnu ile sınır olan yayladan Abant’a, Odayeri Yaylası’na, Samandere Şelalesi’ne ve Kardüz Yaylası’na ulaşmak da mümkün olduğu için, planınızı buna göre yapabilirsiniz.

YALOVA

Erikli Yaylası – Sudüşen Şelalesi

Teşvikiye Köyü’nün 6 km yukarısında bulunan Erikli Yaylası, mutlaka görülmesi gereken yaylalardan bir tanesi.. Orman içinden geçerken yeşile bayılacaksınız.. Yaylaya bizim gibi mıcır yoldan gitmeyin (yağarken motosikletlerle baya işkence olmuştu). Macera aramıyorsanız asfalt yolu tercih edin. Buralarda aynı zamanda Çifte Şelale, Dipsiz Göl, Delmece Yaylası gibi diğer doğa harikaları da bulunuyor. Tesis isteyenler Çifte Şelale’yi tercih edebilir..

Termal

Termal, aslında buradaki bir köyün adı. İçinde termal tesis ve Yalova Atatürk Köşkü bulunmakta. Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK burayı, “Burası geleceğin su şehri olacaktır ” sözleri ile onurlandırmış. Şifalı sudan yararlanıp buradaki yeşili, değişik ağaç ve bitki türlerini görmek isterseniz mutlaka uğrayın. İstanbul-Pendik’ten feribotla sadece 45 dak. mesafede olduğu için günübirlik geziler için de oldukça uygun. Termal hakkındaki detaylı yazımızı buradan okuyabilirsiniz: Yeşil Rota Yalova Termal.

SAROZ KÖRFEZİ

Kömür Limanı – Çanakkale

Kömür Limanı’nı en çok dalış yapanlar bilir:) Eğer besberrak bir deniz kenarında tesissiz bir kamp yapmak istiyorsanız, burası kesinlikle Kömür Limanı! Gelibolu’ya bağlı Fındıklı Köyü yakınlarındaki bu küçücük koya gittiğinizde, sanki burada yıllardır yaşıyormuş hissine kapılacağınız karavanlar göreceksiniz:) Haftasonu ve özellikle yazın kalabalık oluyor.. Koya inmeden mutlaka yol üzerindeki marketlere uğrayın.

Gökçetepe – Edirne

Gökçetepe Tabiat Parkı, Saroz Körfezi’nde Edirne-Keşan’a bağlı çok güzel bir denize sahip. Burada kamp atabilir, ya da işletmenin kendi çadırlarında kalabilirsiniz. Burada aynı zamanda survivor parkuru, zipline, paintball gibi aktiviteler de var. Sakinlik arayanlar için çok uygun olmayabilir.. Tesiste restoran da bulunuyor.

Sizin de alternatif önerileriniz varsa lütfen bizimle paylaşın!